-
1 ağır
ağır [ɑːƗr] Arbeit, Krankheit, Waffen schwer; Problem, Lage schwierig; vorangehen langsam; Geruch intensiv; Schlaf fest; Worte kränkend; Mensch (yavaş) schwerfällig; (ciddî) seriös;ağır ağır adv allmählich, langsam;ağır basmak überwiegen, sich durchsetzen;ağır işitmek schwerhörig sein;ağır sıklet Boxen Schwergewicht n;ağırdan almak (-i) kein Interesse zeigen; auf die lange Bank schieben;-in ağırına gitmek fig jemanden schwer treffen, kränken
См. также в других словарях:
ağırına gitmek — onuruna dokunmak veya gücüne gitmek Zamanını abur cubur işlere harcamak ağırlarına gider. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağrına gitmek — ağırına gitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağır — sf. 1) Tartıda çok çeken, hafif karşıtı Kurşun ağır bir madendir. Taş yerinde ağırdır. 2) Çapı, boyutları büyük Ağır top. Ağır tank. 3) mec. Değeri çok olan, gösterişli Ağır kıyafeti ile muhite uymayan Canan ın yanında, ne kadar rahat ve sadeydi … Çağatay Osmanlı Sözlük